Ölümünün 100. yıldönümünde Lenin’in mücadele mirası Gebze’de: “Dünya İşçi Sınıfının Devrimci Önderi: Lenin”
Devrimci İşçi Partisi, 2024 yılını Lenin’in ölümünün 100. yılı olması vesilesiyle Lenin yılı ilan etmiş, bu kapsamda tüm yıla yayılan etkinliklerle Lenin’i ve devrimci mirasını anlamayı ve anlatmayı önüne hedef olarak koymuştu. Bu kapsamdaki etkinliklerden biri de DİP Gebze bürosunda “Dünya İşçi Sınıfının Devrimci Önderi: Lenin” başlığıyla düzenlendi.
Chen Solar baştemsilcisi yoldaşımız, açılış konuşmasıyla Lenin’in hayatını kısaca özetledi, Lenin’in tarihte işçi sınıfının iktidarda olduğu ilk devletin kurulmasını sağlayan devrimin önderi olduğunu anlatan yoldaşımız emperyalistler ve işbirlikçilerinin düzenine karşı Lenin’in yolunda işçilerin birliği halkların kardeşliği diyerek, sosyalist dünya devrimi ile bu kanlı düzeni ortadan kaldırabileceğimizi vurguladı. Açılış konuşmasının coşkulu havası salondan gelen “Yaşasın devrim ve sosyalizm”, “Yaşasın işçilerin birliği halkların kardeşliği” ve “Lenin'in yolu dünya devrimi” sloganlarıyla sürdü.
Ardından Devrimci İşçi Partisi Genel Başkanı Sungur Savran kürsüye geldi. Sunumuna Türkiye ve dünyanın güncel sorunlarının ilaçla değil ameliyatla çözülecek düzeye geldiğini belirterek başladı. Kenya’da İMF programına karşı başlayan halk isyanına değinerek iktidarın neşteri tuttuğunu, Türkiye'de halkın benzer bir tepki vermesini engellemek üzere düzen muhalefetinin anestezi yapmak üzere “normalleşme” adı altında göreve koştuğunu belirtti. Muhalefetin, iktidara tarihindeki en düşük oyu aldığı bir seçimden sonra el uzatmasını buna bağladı. İşçi sınıfını Lenin’in yolunda düzen partilerine karşı uyanık olmaya çağırdı. Lenin’in patronlara ve emperyalistlere karşı uzlaşmaz tutumunu hatırlattı. Sunumun devamında yoldaşımız işçi sınıfını ve fabrikaları merkeze alan devrim stratejisi, toplumun tüm ezilenlerine yönelik proletaryanın politika yapması ve onları mücadeleye kazanması gerekliliği, işçi sınıfının aydınlarının mücadeledeki önemi, işçi sınıfının kitlesel bulunduğu gerici sendikalarda dahi örgütlenme ve politika yapma gerekliliği gibi Lenin’in düşünsel mirasının bugün dahi göz ardı edilen birçok noktasına değindi. Sunum, Lenin’in yolunda dünya devrimi için mücadele çağrısı ile sona erdi.
Etkinlik aranın ardından katkı ve sorularla devam etti. Bu kısımda ilk sözü alan yoldaşımız, önderimiz ve yoldaşımız olarak Lenin’in anlaşılmasının önemini vurguladı. Lenin’in güncelliğine dair bir soru yöneltti. Tartışmada sanayi proletaryasının bazı merkez ülkelerde sanayisizleşme sonucu azalsa bile dünya genelinde büyüdüğü, sınıf merkezli teorinin bu anlamda devam ettiği, yanlışlananın “proletaryaya elveda” diyenlerin ideolojisi olduğu vurgulandı.
Devamında söz alan Levent Dölek yoldaşımız, 90’larda sol liberal düşüncenin Lenin’i reddiyesinin tesadüf olmadığını, ondan başlayan sürecin sol liberaller için “yetmez ama evet”e ulaşan yolları döşediğini anekdotlarla anlattı. Lenin’in ve Bolşeviklerin burjuvazi ve emperyalizme karşı uzlaşmaz tutumunda hep azınlıkta kaldığını ama sebat ederek devrime önderlik ettiğini, bugün de azınlıkta kalsak da burjuvaziye ve emperyalizme karşı uzlaşmaz tutumun ileride mutlaka kazanacağını söyledi.
Daha sonra sözü alan bir kadın yoldaşımız Lenin’in önderi olduğu Ekim devriminin işçi kadınlara getirdiği toplu yemekhane, toplu çamaşırhane gibi hakları vurguladı. Lenin’in erkek egemen kapitalizme karşı mücadelede de yol gösterdiğini belirtti. Devamında Tekgıda-İş Örgütlenme Sekreteri Yunus Durdu, iktidarın emekçilere saldırı planına karşı örgütlenmenin ve bu saldırılara karşı işçi sınıfı ayağa kalktığında buna hazır olmanın önemine vurgu yaptı. Etkinlik dünya devrimi için mücadele dilekleri ve sloganlarla sona erdi.