21. yüzyılın İskrası nasıl olmalı?

21. yüzyılın İskrası nasıl olmalı?

Gerçek gazetesi 10. yılını doldurdu! Sermayenin, kapitalizmin, emperyalizmin yalanlarına karşı işçi sınıfının gerçeklerini işçi ve emekçilere taşıma çabasıyla geçen koskoca 10 yıl!

Gerçek'in 10. yılını kutlamak için Ekim sayısı ile birlikte özel bir ek yayınlandı. Bu ekte beş farklı yazı yer alıyor. Bu yazılar, parti yayınının, partinin politikalarının propagandası, ajitasyonu ama en önemlisi o politikalar doğrultusunda partinin örgütlenmesi bakımından taşıdığı merkezi anlamı, Gerçek'in Leninist parti yayını anlayışı doğrultusunda gelişimini ele alıyor. Devrimci sınıf siyasetinin, bu 10 yılda yaşanan önemli politik gelişmeler ve mücadeleler karşısında Gerçek'in sayfalarında nasıl ifadesini bulduğunun örneklerini okuyucularına sunuyor. Yalnız bu toprakların değil, yanı başımızda ya da dünyanın diğer ucunda yaşanan mücadelelerin, devrimlerin, karşı devrimlerin sesini, soluğunu, derslerini okuyucularına nasıl taşıdığını gösteriyor. Ve nihayet giderek sadece okuyucularıyla değil yazarlarıyla da bir işçi gazetesine dönüştüğünü anlatıyor. Aşağıda bu yazıların ilkini okuyucularımıza sunuyoruz. 

Adeta taş üstüne taş koyarak geçen 10 yıldan sonra bugün artık Gerçek daha büyük adımlarla yoluna devam edecek örgütsel güçte ve siyasi olgunlukta! Nice yaşlara Gerçek!

 

Gerçek gazetesi, “kitabına uygun” konuşursak, Devrimci İşçi Partisi’nin merkezi yayın organıdır. Yani partinin hem kendi üye, militan ve sempatizanlarıyla, hem işçi sınıfıyla hem de toplumun bütün sınıflarıyla konuşmak ve onlara değmek için sesi, eli, yüreği olan yayın organı.

Bu tür bir yayının proletaryanın devrimci öncü partisinin vazgeçilmez bir aracı olduğu fikri, ilk kez 1902’de Lenin’in Ne Yapmalı? başlıklı yapıtında ileri sürülmüştür. Aslında Lenin, bir bakıma zaten uygulanmakta olan bir yayın modelini teorileştiriyordu. İskra (Kıvılcım) adını taşıyan yayın organı, Lenin’in de önderleri arasında yer aldığı Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi’nin ülke çapında var olan Marksist (o dönemde “sosyal demokrat” sözcüğü “Marksist” sıfatı ile eş anlamlı idi) grup ve çevrelerin faaliyetini birbirine bağlamaya, aynı hedefler uğrunda seferber etmeye, kısacası merkezileştirmeye çabalıyordu.

Lenin, bütün sömürü ve baskı sisteminin merkezi devlette bütünleştiği kapitalist düzene karşı devrimci bir mücadele vermeyi hedefleyen proletaryanın devrimci partisinin de görevine uygun bir yapıya sahip olabilmesi için merkezi bir karakter taşıması gerektiğine inanıyordu. Bu, birtakım önderlerin kendi kafalarındaki fikirleri tabandaki militan ve işçilere dayattığı türden bir merkeziyetçilik değildi elbette.

Çarlığın ağır baskısı altında ancak illegal olarak örgütlenebilen Rus Marksistleri, her türlü fedakârlığa katlanarak yılda, bilemediniz iki yılda bir ülke dışında bazen haftalarca süren kongreler yaparak partinin politikasını en demokratik biçimde belirliyor ve yönetici organları bütünüyle demokratik biçimde seçimle başa getiriyorlardı. Yani uygulanan demokratik merkeziyetçilik idi. Ama bir kez kararlar alındığında bütün parti aynı politikalar uğrunda seferber oluyordu. İşte İskra bu merkezi politikanın propagandasını, ajitasyonunu ve en önemlisi partinin belirlediği politikalar doğrultusunda örgütlenmesini merkezileştiren organdı.

Bir örgütlenme aracı olarak Gerçek

Gerçek gazetesi, 2009 yılında Devrimci İşçi Partisi henüz bir girişim düzeyinde örgütlenmişken çıktı ve tam da bu işlevi üstlendi. Yani sadece ismini, Rusya'da Bolşeviklerin gazetesi olan Pravda'dan (Gerçek) esinlenerek koymadı. Aynı zamanda ilk çıktığı günden beri de bu doğrultuda işçi sınıfının devrimci Marksist ya da Bolşevik-Leninist partisini örgütlemek üzere görevini yerine getiriyor.

Bazıları, Lenin’in parti konusuna yaklaşımını Çarlık Rusya’sının illegalite koşullarına indirgeyerek bunun bugün artık geçerli olmadığını ileri sürüyorlar. Bu bütünüyle yanlıştır. Lenin parti hakkındaki bütün fikirlerini legal ve illegal çalışma biçimlerinin birleştirilmesi üzerine, yani her koşulda geçerli olmak üzere kurmuştur. Dolayısıyla, 21. yüzyılın dünyasında legal bir parti olan DİP için, demokratik merkeziyetçi ve disiplinli bir parti anlayışı, aynen bir yüzyıl önce olduğu kadar geçerlidir. Çünkü burjuva devletinin ve dolayısıyla ona karşı verilecek devrimci mücadelenin karakteri değişmemiştir.

Değişen bir şeyler yok mudur peki? Elbette vardır, hem de ne çok! Bunlar arasında en önemlisi, dijital teknolojilerin yarattığı olanakların merkezi yayın organının tanımını değiştirmiş olmasıdır. Devrimci partinin merkezi organı artık yalnızca basılmış gazete değildir. Aynı zamanda bir sitedir, hatta sitelerdir. Gerçek gazetesinin sitesi, basılmış gazetede yer almayan birçok yazıya da yer veriyor. Bu yüzden gazete şimdiye kadar aylık bir tempoda yayınlanıyor olsa bile, sitede günlük gelişmelere derhal tepki veren yazılar yer alıyor. Ayrıca site, daha çok fabrika ve iş yerlerinde, üniversitelerde ve militan satışlarda henüz partiyi yeni tanıyan işçi, emekçi ve gençlere dağıtılan basılı gazeteden farklı olarak, Marksizmi daha yakından tanıyan kitlelere de propaganda işlevini daha ileri düzeyde yerine getiriyor.

Bunun da ötesinde, çeşitli sektörlerin işçilerine hitap eden bültenler ve bunların sosyal medyadaki uzantıları (Metal İşçisinin Sesi, Tekstil İşçisinin Sesi, Kamu Emekçisinin Sesi vb.) partinin politikalarını partili olan olmayan, sosyalizme yakın ve uzak geniş kitlelerin zihnine hitap eden bir biçime dökerek ajitasyon, propaganda ve örgütlenme görevlerini yerine getiriyor.

Gerçek'in teori alanındaki militan kardeşi: Devrimci Marksizm

Gerçek’in bir de teori alanında bir kardeşi var: Devrimci Marksizm. Bu militan teori dergisi, Lenin’in “devrimci teori olmaksızın devrimci bir hareket olmaz” önermesini kendine düstur olarak alan, Marksizmin sürekli aynı doğruları tekrarlamakla yetinmeyerek daima ileri doğru geliştirilmesi gerektiği anlayışından hareketle, her kuşaktan Marksistlerin katkısıyla geleceğin düşünsel temellerini atmaya çalışan bir dergi olarak 2006’dan beri yayınlanıyor ve şimdiden 40. sayısına dayanmış bulunuyor.

Sınırların ötesine seslenen yayınlar

Nihayet partinin ait olduğu uluslararası akım adına yönettiği RedMed adlı site, başta en çok anlaşılan dil olan İngilizce olmak üzere, Fransızca, İspanyolca, Yunanca, Arapça ve başka dillerde yayınlarıyla partinin, kardeş partileriyle birlikte, görüşlerini bütün ülkelerin işçi sınıfına ve sosyalistlerine iletmeye çalışıyor. Çünkü ulusal çapta örgütlenmiş bir Marksist proletarya partisinin bile programı dünya devrimidir. RedMed’e ilaveten, Devrimci Marksizm’in yıllık İngilizce yayını Revolutionary Marxism, uluslararası akımımızla birlikte yayınladığımız World Revolution/Revolución Mundial ve Türkiye işçi sınıfına yanı başımızda yaşanan bir kanayan yarayı anlatmayı düstur edinmiş olan “Emperyalizme ve Siyonizme Karşı Filistin Dostları” gibi yayınlar da DİP’in dünya devrimi mücadelesini güçlendiren yayın organları olarak iş görüyor.

İşte Gerçek gazetesi bütün bunların sayesinde 21. yüzyılın Leninizmi doğrultusunda 10 yıldır mücadelesine hiç aralık vermeden devam ediyor. Bu çalışma temposu ve işçi sınıfının bütününün uzun vadeli çıkarları temelinde oluşturulmuş programı ve politikası temelinde, Gerçek’in ve Devrimci İşçi Partisi’nin er ya da geç zafere ulaşacağına inanmamak için Marksizmin modern toplumu doğru anlamış olduğuna inanmamak gerekir. Gerçek, bir devrim kılavuzu olarak Marksizme bağlı olduğu için dünya devriminin zaferinin yolunu çiziyor.

 

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ekim 2019 tarihli 10. yıl özel ekinde yayınlanmıştır.