Renault işçisinden Tek Gıda-İş’e sesleniş
Tek Gıda-İş sendikasının Türk-İş’ten ayrılma kararını Renault işçileri olarak gayet iyi anlıyoruz, hak veriyoruz ama bir o kadar da üzüntüyle karşılıyoruz. Tek Gıda-İş sendikasının yaptığı sözleşmeleri hepimiz takdir etmişizdir. Nestle ve Cargill gibi direnişlerle sadece gıda işçisine değil diğer sektördeki işçilere örnek olmuştur. Bu mücadeleler ve başarılar bizlerin arasında da çok defa olumlu olarak konuşulmuştur. Tek Gıda-İş’in Türk-İş'ten ayrılma nedenleri arasında özelleştirmeler karşısında susması, grev yasaklarına ses çıkarmaması, EYT konusunda mücadele etmemesi, sendikal faaliyet nedeniyle işten çıkartılan işçilere sahip çıkmaması gibi konular yer alıyor...
Ayrılmak isteme nedenleri bizi hiç şaşırtmadı. Renault işçileri olarak yaşanan sıkıntıları çok iyi biliyoruz. Yaşanan sıkıntıların bilinciyle uzun zamandan beri biz de sarı sendika Türk Metal'e karşı mücadele ediyoruz. 2015'te başlattığımız mücadele bizim için dönüm noktası oldu. "Sendikal demokrasi ve ücretlerde iyileştirme” talebiyle düşük ücretlere, ağır çalışma koşullarına ve sendikal bürokrasiye isyan edip üretimi durdurarak, fabrikayı işgal ederek mücadele ettik. Renault’da yakılan mücadele ateşi tüm metal fabrikalarını harekete geçirdi.
Artık biliyoruz ki hepimizin sıkıntısı ve sorunları ortaktır ve yine ortak şekilde mücadele etmeden hiçbir şeyi kazanamayız. Türk-İş'ten ayrılma kararını uygulamadan evvel, bu yozlaşmış yapıya karşı fabrikalarda sizin gerekçelerinize benzer gerekçelerle mücadele etmekte olan bizleri de düşünün. Sesimize kulak verin Türk-İş Genel Kurulu’na katıldığınızda bizim de sesimizi oraya taşıyın. Türk-İş’i yozlaşmış bürokratlara teslim etmeyelim.
Oyak-Renault’dan bir işçi