Yılbaşında kadro yalanı deşifre oldu: Devlet yüzlerce taşeron ihalesine çıktı!
Hükümet taşeron işçileri yılbaşında çözüm vaadi ile oyalarken “bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” dedirten gelişmeler yaşanmaya başladı. Elektronik Kamu Alımları Platformu’ndan (EKAP) yayınlanan ihaleler içinde çok sayıda taşeron ihalesinin bulunması ve üç yıllık belirlenen bu ihalelerin başlangıç tarihi olarak 1 Ocak 2018 tarihinin verilmesi hükümetin taşerona çözüm getirme niyetinde olmadığını kanıtladı.
Kamuda iş yapan 17 bin firmanın hükümete baskı yaptığına dair haberler basında yer almaya başladı. Taşeron şirketler, eğer aracıların kaldırıldığı bir düzenlemeye gidilirse, iflas ilan edip işçilerin son aydaki ücret, SGK primi ve vergileri ödemeyeceklerini, devletin bu paraları banka teminat mektuplarını bozarak tahsil etmek zorunda kalacağını ve bunun da bankaları zora sokacağını söyleyerek adeta tehdit ediyorlar.
EKAP’ta ardı ardına yayınlanmaya başlayan ihaleler bu tehditlerin karşılık bulduğu izlenimi doğuruyor. En baştan savunduğumuz ve söylediğimiz gibi taşeron işçisinin bekleme lüksü yoktur. “Yılbaşında kadro gelecek” diye hükümete inanan ve beklemeye geçen işçilerin karşısında taşeron şirketlerin boş durmadığı görülüyor.
Oysa taşeron şirketler hiçbir gerçek gücü olmayan asalaklardır. Esas güç taşeron işçisindedir. Yardımcı iş diye ne kadar küçümsenirse küçümsensin yüz binlerce taşeron işçisi bir gün çalışmasa hiçbir kamu hizmetinin yürümesine imkân yoktur. Taşeron işçisi gücünün farkına varmalı, beklemeye artık son vermeli ve hakkı olanı almak için hizmet üretiminden gelen gücünü kullanmak dahil etkili mücadelelere hazırlanmalıdır. Aksi takdirde bir dönem daha boş vaatler ve hayal kırıklıklarıyla geçmeye mahkûm olacaktır.