Okan Üniversitesi’nde saygı duruşu, forum, yürüyüş
İstanbul Tuzla’da bulunan Okan Üniversitesi’nin öğretim üyeleri ve öğrencileri, 10 Ekim Ankara katliamını kınamak üzere çeşitli etkinlikler düzenlediler. 12 Ekim Pazartesi sabahı ilk etkinlik saat 10:04’te heykelde düzenlendi. Cumartesi günü bombaların patladığı saatte heykele asılan “İnadına Barış” pankartının önünde bir öğretim üyesinin çağrısıyla esas olarak İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyelerinden ve öğrencilerden bir grup saygı duruşunda bulundu. Saygı duruşu töreninde herkes saat 11:00’de yapılacak foruma davet edildi.
Forumda hem öğretim üyeleri hem de öğrenciler söz aldı. Öğretim üyeleri genellikle 10 Ekim Ankara katliamının barış ve demokrasi düşmanlarının bir ürünü olduğunu vurgularken, öğrenciler arasında olaya teşhis koyamayanların çoğunlukta olduğu, kimilerinin de meselenin ciddiyetini “polis ve asker şehitlerimiz” sözleri arkasında gözden gizlemeye çalıştığı gözlendi. Ankara’da patlamayı yaşamış bir öğretim üyesinin konuşması salona duygusal anlar yaşattı.
Son sözü patlamayı yaşamış bir başka konuşmacı olarak yoldaşımız, öğretim üyesi Sungur Savran aldı. Savran önce “polis, asker” karşı tezine cevap verdi. Özellikle de ölen gencecik askerlerin hepsinin işçi, köylü ve kent yoksulu ailelerin çocukları olduğunu, bu kadar kaybın arasında tek bir zengin çocuğu olmadığını, bunun bir düzen sorunu olduğunu vurguladı. Yoldaşımız daha sonra gönlü barıştan, demokrasiden, yoksuldan yana gençlere dönerek penguen medyasına ve ne idüğü belirsiz internet sitelerine inanmamalarını, her şeyin aslını sorgulamalarını tavsiye etti. Savran öğrencilere kendi kendilerine bazı sorular sormalarını önerdi. Mitingi kim düzenlemişti? Herkes HDP zannediyordu muhtemelen, oysa miting bir işçi ve emekçi mitingi idi. Savran sordu: Neden hep çocukları askerde ölen işçi sınıfının mitinglerinde katliamlar yaşanır? Savran, birçok öğrencinin şu ya da bu terör örgütünden söz ettiğini, ama devlet terörünü unuttuğunu, oysa bu devletin terörizminin 1997’de Başbakanlık Denetleme Kurulu raporuyla (ünlü Kutlu Savaş raporu) devlet tarafından tescil edildiğini belirtti. Nihayet, Savran öğrencilere şu sorunun cevabını iyi düşünmelerini önerdi: Polis ölüleri ve ağır yaralıları neden gazlar?
Okan Tuzla kampüsünde farklı öğrenci grupları Pazartesi ve Salı günleri protesto yürüyüşleri yaptı. Ayrıca üniversite yönetimi de Salı günü Tuzla kampüsünde, Çarşamba günü ise Hasanpaşa kampüsünde kapalı salon toplantıları düzenledi.