Başyazı: Baraj kalksın, hırsızlar yargılansın!
Geçtiğimiz yıl 17 Aralık’ta ortalığa saçılan yolsuzluklarla ilgili dört eski bakan için kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu’nun çalışmaları, bakanların ifadelerinin alınması ile devam ediyor. AKP hükümeti 17 Aralık’tan sonra, muhalefetin de gözünü sandığa dikerek oyalanması ile zaman kazanmış, 30 Mart’ta sandıkta pisliklerini aklamaya çalışmış, aldığı göreli yüksek oylarla bunu görünürde bir ölçüde başarmıştı. Şimdi 17 Aralık’tan aylar sonra, her halde tüm delillerinin yeterince karartıldığından emin olduktan sonra kurdukları bu komisyonun bakanların ifadeleri alınmaya başlamadan önce yayın yasağı getirmesi de delil karartma ve hırsızları, yolsuzluk yapanları aklama girişiminin bir parçasıdır.
Çaldıkları bizim ekmeğimiz! Onlar ayakkabı kutularını doldururken Ermenek’te ölen madencinin babası delik lastik ayakkabı ile kaldırıyor oğlunun cenazesini! Sadece ekmeğimizi değil canımızı da alıyorlar! Onlar halktan çaldıkları ile 1000 odalı saraylar yaptırırken bir yaşam odası bile olmadığı için kaç madenci ölüyor, mahallesinde bir sığınma evi olmadığı için kaç kadın yaşamını yitiriyor! Sorulacak hesabımız var! Hırsızlar yargılanmalıdır! Ama onları halk yargılamalıdır! Rüşvet ve yolsuzluk dosyaları ile ilgili her türlü gizlilik ve yasak kaldırılmalı, soruşturma sendikalar, meslek odaları ve baro temsilcilerinden kurulu bağımsız bir komisyon tarafından yürütülmelidir!
Meclis Soruşturma Komisyonu, konu ile ilgili bir karara vardıktan sonra AKP hükümeti 2015 genel seçimlerini bir kez daha kendisini aklama amacıyla kullanmak isteyecektir. Sandık, pislik temizleme yeri değildir. Hele hele 12 Eylül cuntasının mirası seçim barajıyla yapılan bir seçimin sandığı hiç değildir. İşçilerin örgütlenmesinin önüne dikilen işkolu ve işyeri barajları gibi, yüzde 10 seçim barajı da işçi sınıfının, emekçilerin ve özellikle de Kürt halkının temsilcilerini meclis dışında tutmak amacıyla işkenceci Kenan Evren döneminin bir ürünü. Ama 12 Eylül’den bu yana 30 küsur yılı aşkın bir süredir de hiçbir hükümet, hiçbir düzen partisi bu seçim barajını kaldırmak için en ufak bir çaba göstermedi, göstermez! Çünkü hepsi işçi sınıfına ve Kürtlere düşman!
Bugün Kürtlerin çoğunlukta olduğu illerde Kürt hareketinin oyları kimi yerde yüzde 80’lere kadar çıkıyor. Ama seçim barajı nedeniyle bugüne kadar hep bağımsız adaylarla meclise girmek zorunda kaldı. Baraj kalksa iki hatta üç katı kadar milletvekili ile meclise girmesi işten değil!
İşçiler! Seçim barajı sadece Kürt kardeşlerimizin meselesi değil! Yarın işçi sınıfının çıkarlarını savunan partilere de uygulayacaklar. O zaman, kıdem tazminatından mezarda emekliliğe, herkesi taşerona çevirecek yeni düzenlemelerden grev yasaklarına bir dizi saldırı yasasının bir gecede göz açıp kapayıncaya kadar geçmesini istemiyorsak seçim barajlarına karşı durmak görevimiz! Barajları yıkalım!
Bu yazı, Gerçek gazetesinin Aralık 2014 tarihli 62. sayısında yayınlanmıştır.