Atlantik’in iki yakasında Filistin’le dayanışma devam ediyor!
İsrail kana doymuyor. Yazın Hamas liderlerinden İsmail Haniye’yi şehit eden Siyonist terör, Eylül sonunda saldırılarını Lübnan’a yoğunlaştırarak önce sıradan vatandaşların telefonlarını patlattı, sonra da Hizbullah’ın lideri Seyyid Hasan Nasrallah’ı katletti.
Ancak Siyonist katillerin saldırganlığı sürdükçe hem Filistin direnişi tüm gücüyle vatanını savunmayı sürdürüyor, hem de emperyalist merkezlerde Filistin ile dayanışma devam ediyor. Geçtiğimiz bahar sonu kampüs işgalleriyle zirve yapan eylemler, yaz boyunca durgunlaşmıştı. Fakat 7 Eylül’de, yani soykırımın 11. ayında Londra, yeni bir kitlesel yürüyüşle sarsıldı. On bini aşkın eylemci, Müslüman halkların diaspora örgütlerinin ve savaş karşıtı kitle örgütlerinin önderliğinde Siyonist konsolosluğa yürüdü. Siyonist işgalin başlıca sorumlusu ve Amerikan emperyalizmin sadık müttefiki Birleşik Krallık, 7 Ekim’den kısa bir süre sonra Filistin bayrağı açmayı bile anti-semitizm bahanesiyle yasaklamıştı. Eylemciler buna rağmen Londra sokaklarını karaya, kızıla, beyaza ve yeşile boyamaktan çekinmedi. Eylemler esnasında altı kişi gözaltına alındı.
Atlantik’in öte yakası, emperyalizmin kalbi Amerika’da ise eylemler kitleselliğini şimdilik yitirmiş gözükse de dayanışma, maddi yardım kampanyaları ve kitlesel siyasi eğitim çalışmalarıyla devam ediyor. Eylül boyunca Filistin Gençlik Hareketi isimli uluslararası örgütün liderliğinde Los Angeles, New York, Austin, San Francisco gibi belli başlı büyük şehirlerde büyük toplantılarda soykırımın yıldönümünde kitlesel eylem kararları alındı. Sol örgütler, sendikalar ve ezilen halkların örgütlerinin katılımıyla gerçekleşen toplantılar, Filistin dayanışmasının koordinasyonu açısından önemli.
Genelde emperyalist ülkelerin sol ve devrimci hareketlerinin Türkiye gibi emperyalizmin boyunduruğunda yaşayan ülkelerin anti-emperyalist savaşçıları karşısında tevazu göstermesi beklenir. Ancak bu kez bu ilişki tersine dönmüş görünüyor. Yirmi küsur yıldır süren AKP iktidarı ve Erdoğan’ın görünürde Filistin’e sahip çıkması, başka etkenlerle beraber Türkiye solunun anti-Siyonist reflekslerini zayıflattı. Son dönemde Filistin’le dayanışma eylemleri, İsrail’le her türlü ilişkinin kesilmesi için boykot kampanyaları bu reflekslerin yeniden güçlendirilmesine vesile olmalıdır.
Bu yazı Gerçek gazetesinin Ekim 2024 tarihli 181. sayısında yayınlanmıştır.