Siyonist işgal gücü Gazze Yolunda Kadın Gemisi’ne saldırdı! Filistin dostu kadınlara özgürlük!
Dünyanın dört bir yanından kadınlar bir araya gelerek, Gazze Yolunda Kadın Gemisi adı ile 14 Eylül’de Gazze limanına doğru yola çıktı. İçlerinde politikacılar, barış aktivistleri, yazarlar, işgale karşı olan Yahudi kadınlar vardı. Filistin topraklarının üzerine kurulmuş işgalci, Siyonist oluşum İsrail tarafından, 2007 yılından beri sürdürülen Gazze ablukasını kırmak ve Filistin halkının sesine ses katmak, mücadelesine destek olmak için yola çıktılar. Gazze’deki abluka kalkana, Siyonist işgal son bulana ve Filistin halkının tüm hakları geri verilene kadar mücadeleye devam diyerek yola çıktılar.
5 Ekim Çarşamba günü öğleden sonra Gazze sahilinin 55 mil kadar yakınında, İsrail’in gayrimeşru bir şekilde kendi askeri savunma alanı ilan ettiği uluslararası sularda Zaytouna gemisi ile iletişim bir süreliğine kesildi. Ardından kısa süreliğine tekrar iletişim sağlandı, ancak şu anda gemideki Filistin dostlarına hala ulaşılamıyor. Gemiden gelen fotoğraflar İsrail askerlerinin Zaytouna’daki kadınlara saldırdığını doğruluyor.
İşgalci güçlerin Gazze’deki ablukayı kırmayı amaçlayan gemilere, özgürlük filolarına saldırısı ilk defa yaşanmıyor. 31 Mayıs 2010’da Türkiye’den Gazze’ye giden Mavi Marmara yardım gemisine gerçekleştirilen saldırı hala hatırlarımızda ve saldırıda hayatını kaybedenlerin katili İsrail’den hala hesap sorulmadı. Aksine Mavi Marmara’dan sonra İsrail ve Türkiye arasında kısa süreli gerilen ilişkiler ilerleyen yıllarda giderek hız kazandı ve durum gayri meşru Siyonist oluşum ile “normalleşme” anlaşmasının imzalanmasına kadar gitti. Şu anda Türkiye Filistinlilere ait olan doğal gazı hırsız İsrail’den satın alarak, Avrupa’ya pazarlıyor. Bu anlaşma ile ablukanın kalktığını savunurken, aslında başından itibaren İsrail’in istediği gibi Aşdod limanından Siyonistlerin kontrolünde yardım taşımayı kabul ederek ablukanın sürekliliğini sağlamış oluyor. Oysa Filistin halkının özgürlüğüne giden yol, İsrail’in askeri, politik ve ekonomik anlamda tecrit edilmesinden geçiyor; İsrail ile ilişkilerin sıkılaştırılmasından değil!
Gazze’ye doğru yola çıkan kadın gemisi ise İsrail’in kontrolünde, ablukayı kırmak yönünde hiçbir fayda sağlamayacak bir gemi değil; işgale karşı yelken açan bir özgürlük filosuydu. Yüreklerinde Filistin halkının özgürlüğüne, işgalin son bulmasına dair inanç ve umut taşıyarak yola çıkan kadınların can güvenliğine gelecek en ufak zarardan İsrail kadar, Siyonistlerle masaya oturan, anlaşma imzalayan Türkiye de sorumludur!
Erdoğan ve AKP İsrail ile anlaşmaya imza atarken açıkça yalan söylemiştir, Zaytouna gemisine yapılan saldırı ablukanın kesintiye uğramadan sürdüğünü göstermiştir! İsrail bu saldırıyı gerçekleştirecek cesareti, bir hayli kabarık suçlar listesindeki hiçbir katliamın hesabı sorulmadığı için bulabiliyor. Listesine yeni suçlar ekliyor, çünkü Mavi Marmara’nın ve ardından 2011’de, 2015’te özgürlük filolarına yapılan saldırıların hesabı sorulmadı!
Gayri meşru İsrail devleti ile imzalanan her anlaşma, kurulan her yeni ilişki; işgalin genişletilmesine ve Filistin halkının üzerindeki baskıların, zulmün büyümesine hizmet ediyor! Türkiye imzaladığı anlaşmadan derhal vazgeçmeli, İsrail ile askeri, politik, ekonomik bütün ilişkilere son vermelidir!
Zaytouna gemisindeki kadınlar, Ortadoğu halklarının baş belası katil İsrail’e karşı özgürlük bayrağı açarak yola çıkmış Filistin dostlarıdır! İşgal gücünün gemideki kadınları derhal serbest bırakması için yapılması gereken her şey yapılmalıdır! Gazze Yolunda Kadın Gemisi’ne özgürlük!
