Hindistan işçi sınıfı “yapısal reform”lara karşı milyonlarıyla ayakta!
2 Eylül Cuma günü, Hindistan’da dev bir genel grev yapıldı. Bu grev o kadar büyüktü ki, geçen sene 150 milyon işçinin katılımıyla yapılan grevi gölgede bıraktı. Daha herhangi bir rakam açıklanmadan dijital medya kaynaklarında 180 milyon kişinin katılımından bahsediliyor.
Hindistan 1 milyar 200 milyon kişilik nüfusuyla dünyanın ikinci kalabalık ülkesi. Federal parlamenter bir sisteme sahip, yani eyalet yönetimleri ve bu yönetimlerin üzerinde merkezi bir hükümet var.
Hindistan’ın mevcut başbakanı 2014 yılında büyük bir çoğunlukla parlamentoya giren sağ kanat partisinin lideri Narendra Modi. Modi iş başına geldiğinden beri neo-liberal politikalarla işçi sınıfına daha da sert saldırıyor. Türkiye’den de bilebileceğimiz gibi, devlet fabrikalarını ve iştiraklerini “verimsizlik” bahanesiyle kapatmaya çalışıyor. Bankaları ve devlet kuruluşlarını özelleştirmeye, kamuda çalışanların güvencelerini elinden almaya çalışıyor. Şu ana kadar hükümet hisse satışlarıyla yetindi, iki yılda 8,3 milyar dolar değerinde devlet mülkü ve hissesi sattı. Ancak topyekûn özelleştirme konusunda geri adım atmak zorunda kaldılar.
Greve birçok sektörden katılım oldu. Oransal olarak en yüksek katılım, saldırılardan en çok mağdur olacak merkezi devlet çalışanlarında gerçekleşti. Birçok devlet bankası, sigorta şirketleri, finansal kurumlar, telekomünikasyon, ulaşım, kömür, çelik ve diğer madenler, eyalet ve federal devlet kamu çalışanları bu greve katıldı. Grev birçok sektörü durma noktasına getirdi.
Hükümet o kadar hoyratça saldırıyor ki, geçen yıl 150 milyon işçiyi greve çıkaran 10 büyük konfederasyonu görmezden gelerek, hükümet yanlısı BMS sendikasıyla (Bharatiya Mazdoor Sangh) masaya oturmaya çalışıyor. BMS sendikası hükümetin ilk ücret teklifini kabul ederek grevden çekildi. Bu hareketiyle grevi bölmeye çalışan hükümet başarısız oldu, geri kalan 10 sendika ücret artışını kabul etmeyerek grevi gerçekleştirdi.
Grevi gerçekleştiren 10 konfederasyon, 96 dolar olan asgari ücretin 40 dolar arttırılarak 136 dolar olması teklifini reddetti. Grevci işçilerin talebi aylık asgari ücretin 270 dolar olması. Bununla birlikte grevin 12 ana talebi var.
Bu taleplerden neredeyse hepsi tüm dünyanın işçi sınıfının sorunlarıyla örtüşüyor. Grevci işçiler öncelikle işsizliğin önüne geçilmesi için yeni ve sürekli istihdam imkânlarının oluşturulmasını talep ediyorlar. İşçi haklarını çiğneyen patronların en ağır biçimde cezalandırılmasını istiyorlar. Tüm işçilerin sosyal güvenlik sahibi olmasını ve 45 dolara denk gelen bir emeklilik hakkının garanti altına alınmasını talep ediyorlar. Asıl işte taşeron çalıştırılmanın engellemesini ve eşit işe eşit ücret istiyorlar!
Hindistan, geçen yıl tarihin en büyük grevini yapmıştı. Bu yıl kendi rekorunu kırmış görünüyor!