5. Uluslararası Kamp - Rosa Luxemburg Eğitim Kampı

Ceza talep ediyorum.
Bugün tok olanlara, sefa sürenlere,
Milyonların ekmeğini hangi acılarla kazandığını
Bilmeyenlere, hissetmeyenlere.
Neşeli bir yüz,
Neşeli bir gülüş görürsem
Acı çekiyorum
Zira yoksulluğa ve bilgisizliğe
Mahkum olanlar
Gülmeyi ve neşeyi bilmezler.
Bütün dertleri,
Bütün gizli ve acı göz yaşlarını
Tokların vicdanına yüklemek istiyorum,
Ve yaptıkları her şeyin intikamını almak.

Rosa Luxemburg’un henüz lisedeyken yazdığı bir şiir

 

Devrimci İşçi Partisi, bu yıl beşincisini düzenleyeceği uluslararası eğitim kampını 27-31 Ağustos tarihleri arasında Çanakkale’nin Küçükkuyu ilçesinde gerçekleştirecek.

Geçtiğimiz yıllarda Ekim Devrimi’nin iki büyük önderi Lenin ve Trotskiy’e adanan kampların ardından bu yıl, 1918 Alman devriminin Karl Liebknecht ile birlikte iki büyük önderinden biri olan Rosa Luxemburg onur konuğumuz olacak. Çünkü Rosa Luxemburg tarihin ancak işçi sınıfının mücadelesiyle ilerleyebileceğine inanıyordu. Rosa Luxemburg, Alman sosyalist hareketinin devrimci kanadının hem teorisyeni hem de önde gelen liderlerinden birisiydi. 15 Ocak 1919’da katledilinceye kadar bütün hayatını bir devrimci olarak yaşadı ve bir devrimci olarak öldü. Ama bu yılın bir özelliği daha var. I. Dünya Savaşı’nın 100. yıldönümü. İşte o yüzden bir kez daha Rosa Luxemburg! Çünkü o, Karl Liebknecht ile birlikte 1914’te savaş başladığında Alman sosyalistlerinin kendi burjuvazisine destek vermesine cepheden karşı çıkmış, savaş yıllarını cezaevinde geçirmek zorunda kalmış ve savaşın ardından 1918’de cezaevinden çıkınca Alman Devrimi’ne önderlik etmiş bir enternasyonalistti. İşte bu yüzden Devrimci İşçi Partisi de bu yıl, kapitalizme karşı duyulan öfkenin, sosyalizme ve devrime olan bağlılığın, işçi sınıfına olan güvenin, karşı devrimci güçlerin karşısında dimdik durmanın sembolü olan bir devrimci kadına, Rosa Luxemburg’a ithaf ediyor eğitim kampını. Ondan öğreneceğimiz değerlere sahip çıkma ve geleceğe taşıma görevini yerine getirmeyi amaçlıyor.

Tüm yıl boyunca mücadelelerin içinden geçmiş işçileri, emekçileri, kadınları ve gençleri bir araya getirecek olan Rosa Luxemburg eğitim kampı, aynı zamanda farklı ülkelerde enternasyonalizmin bayrağını taşıyan devrimcileri de buluşturmayı hedefliyor.

I. Dünya Savaşı karşısında Bolşevikler, Türkiye’deki durum, Rosa Luxemburg’un Marksizmin içindeki yeri ve teorik katkıları gibi konularda seminerlerin düzenleneceği kampa, her yıl olduğu gibi bu yıl da yoğun bir eğitim faaliyeti ile hazırlık yapılacak. Eğitim faaliyeti sırasında Rosa Luxemburg’un cezaevindeyken kullandığı takma ad olan Junius adıyla tarihe geçen Junius Broşürü’nden grevler, sendikalar ve siyasi partiler üzerine yazılarına, kadın mücadelesi üzerine yazdıklarından, Rus devrimi üzerine yaptığı çalışmalara dair çeşitli kaynaklar okunacak. Onun yazılarına Lenin’in Emperyalizm, Kapitalizmin En Yüksek Aşaması ve Sosyalizm ve Savaş kitapları ile Sungur Savran yoldaşımızın Avrasya Savaşları isimli kitabı eşlik edecek. Bu eğitim faaliyetleri kampta, her gün düzenlenecek bir ana seminer ve tartışma oturumu ile taçlanacak. Ama kamp programı elbette bununla sınırlı değil. Kamp boyunca işyerlerinde sendikal örgütlenme ve mücadeleden işçi sınıfı içinde çalışmaya, ajitasyon ve propagandadan gençlik ve üniversite alanında örgütlenmeye, enternasyonalist çalışmaya bir dizi konuda düzenlenecek atölyeler, kampın ardından günbegün pratik faaliyete rehberlik edecek, ışık tutacak.

Elbette devrimci estetiği de unutmak olmaz. Tiyatrodan şiire, sinemadan müziğe çeşitli sanatsal ve kültürel faaliyetlerle politik faaliyeti zenginleştirmek, beslemek de Rosa Luxemburg Eğitim Kampı’nın hedeflerinden birisi. Geçtiğimiz sene isyanın rüzgârı, yaratıcılığı damgasını vurmuştu kampımıza. Bu yıl da izini sürmeye devam edeceğiz dilimizdeki şarkılarda, şiirlerde, tiyatro sahnemizde, hep birlikte izleyeceğimiz ve tartışacağımız filmlerde.

Daha büyük mücadelelere hazırlanmak için kolektif bir şekilde donanımımızı arttıracağımız, güç ve moral depolayacağımız Rosa Luxemburg Eğitim Kampı’nda buluşalım! Dostların arasında, güneşin sofrasında bir araya gelelim!

Bu yazı Gerçek gazetesinin Temmuz 2014 tarihli 57. sayısında yayınlanmıştır.