Zonguldak maden işçisi bir kez daha alana çıktı: “Kömürün ateşi Ankara’yı yakacak”
Zonguldak maden işçileri Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) ve Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu’na (TKİ) bağlı madenlerin özelleştirilmesini düzenleyen, Torba Yasa’nın 58. maddesinin tasarıdan çıkarılması için 2 Kasım günü Zonguldak’ta Madenci Anıtı önünde eylem yaptı.
TTK’yı özelleştirmek için yıllardır dört bir taraftan saldıran AKP hükümeti, şimdi de bu yasa ile özelleştirmeyi gerçekleştirmek istiyor. Madenlerin özelleştirilmesini sağlayan 58. madde tasarıda şu şekilde yer alıyor: “Türkiye Taşkömürü Kurumu ile Türkiye Kömür İşletmeleri, uhdelerinde bulunan maden ruhsatlarını işletmeye, işlettirmeye, bunları bölerek yeni ruhsat talep etmeye ve bu ruhsatları ihale etmeye yetkilidir.” Bu düzenleme de gösteriyor ki AKP, özelleştirmeden geri adım atmıyor ve saldırmaya devam ediyor. Fakat maden işçisi de bu saldırılara karşı mücadeleden vazgeçmeyeceğini çok net bir şekilde gösteriyor.
Bir yıl önce Karadon müessesesini özelleştirmek isteyen AKP’yi “Hükümet şaşırma sabrımızı taşırma” diyerek uyaran, “İşçi alınsın üretim artın” sloganıyla kendi çözümünü de gösteren maden işçisi, TTK’yı özelleştirmeye çalışan AKP’yi bir kez daha uyardı.
Maden işçileri sendika binasının önünden Madenci Anıtı’na yürüyüş yaptılar. Ardından, çevresi polis bariyerleri ile çevrilmiş alanın içinde kurulmuş platform etrafında toplanarak eylemlerini burada gerçekleştirdiler. İşçiler, adeta kendilerini abluka altına alan bu görüntü karşısında çok daha gür bir şekilde “Kömürün ateşi Ankara’yı yakacak” sloganını atarak AKP’yi uyardı.
Eylem alanında işçiye hitap eden Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) başkanı Ahmet Demirci, bu sistemin yanlış olduğunu bedel ödeyerek öğrendiklerini, artık maden işçisinin bedel ödemek istemediğini söyledi. 58. madde tasarıdan çekilinceye kadar mücadele edeceğiz dedi. Maden işçileri de “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganıyla mücadeleye hazır olduklarını bir kez daha gösterdiler.
Bu daha başlangıç, mücadeleye devam
Tasarı TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan AKP’li milletvekillerinin oylarıyla geçti. Yakın bir zamanda TBMM Genel Kurulu’na getirilip oylamaya sunulacak. Tasarının kabul edilmesi halinde, Soma’da 301 maden işçisini katleden rödovans sistemi artık bütün madenlerde hüküm sürecek demektir.
Sendika yönetimi TTK konusunda bu zamana kadar çoğunlukla bakanlıkla görüşmek üzere diplomatik görüşmeler yürütmeye çalıştı. Fakat bunun karşısında bakanlık randevu taleplerine cevap bile vermedi. Bu yöntemin sonuç getirmediği çok açık. Sendika yönetimi bunun yerine öncelikle üyesi olduğu Türk-İş’i ve diğer sendikaları da harekete geçirecek bir mücadele hattı çizmelidir.
Maden işçisi de bu tasarının iptal edilmesi için mücadeleye daha sıkı bir şekilde sarılmalı, işyeri komitelerini kurmalı, sendika yönetimini daha etkili ve sonuç alıcı eylemler için zorlamalı ve sendikalarını bu konuda sürekli denetlemelidir.
Tehlikenin büyüklüğü ortada. Maden işçisi hayatlarıyla oynanmasını istemiyor. Artık bedel ödemek istemiyor. Maden işçisinin yükselttiği bu sesi büyütmek için de herkese büyük görev düşüyor. Çünkü bu mücadele Zonguldak maden işçisinin olduğu kadar aynı zamanda Türkiye işçi sınıfının mücadelesidir.