Referanduma KHK müdahalesi
687 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de usulca araya sıkıştırılmış gibi görünen bir madde (10. madde) şöyle diyor: "26/4/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 149/A maddesi yürürlükten kaldırılmıştır." Kaldırılan kanun maddesine bakıldığında referandum sürecinde medya üzerinde Yüksek Seçim Kurulu'nun belirlediği esaslara aykırı yayın yapan medya kuruluşlarına cezai yaptırımların ortadan kaldırıldığı anlaşılıyor.
OHAL'de 62 gazete, 19 dergi, 29 yayınevi, 16 televizyon , 24 radyo, 5 haber ajansı kapatılmıştı. Hâl böyle iken ilk bakışta söz konusu maddede bazı cezai yaptırımların kaldırılması tezat oluşturuyor gibi gözükse de durum tabii ki öyle değil. KHK maddesi referandum öncesinde yandaş basın ve yayın kuruluşlarını korumaya yönelik olarak araya sıkıştırılmış. Zira özellikle son seçimlerde YSK eşitlik ilkesini gözeterek yayın yapmadığı, taraflı, tek yanlı şekilde AKP propagandasına yer verdiği için A Haber başta olmak üzere yandaş kanallara ceza kesmişti.
Tam referandum öncesinde çıkarılan bu KHK ile artık sabahtan akşama bu kanallar AKP propagandası yapsa da, sadece "Evet" mitinglerini yayınlayıp, "Hayır" kampanyalarına yalnızca hakaret etmek, iftira atmak için yer verse de hiçbir ceza almayacaklar.
Elbette ki bu maddenin de diğer maddeler gibi OHAL'in kâğıt üstünde ilan edilen gerekçeleriyle hiçbir ilgisi alakası yok. OHAL'in esas gerekçesi olan Erdoğan ve AKP'nin istibdad rejimi inşa etme projesi ve bu doğrultuda referandumun sonucunu etkilemekle ise doğrudan ilgili. AKP iktidarı anketlerde "hayır" oyları önde çıkınca kendi cephesine KHK dopingi yapmaya çalışıyor. Medyada yandaşlarının önünü açıp, farklı fikir belirtenlere baskı uygulayarak arayı kapatabileceklerini düşünüyorlar.
Bu karardan "hayır" taraftarı basın yayın organları da yararlanabilecek mi? Hayır! Çünkü zaten bu tür basın yayın organları için YSK ve RTÜK'e gerek kalmadan KHK ile kapatılmalarına karar veren müstebit bir iktidarla karşı karşıyayız.