Düşmekte olan uçağın fotoğrafı
TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) 2012 yılının ikinci üç ayında ekonominin büyüme oranının yüzde 2,9’da kaldığını açıkladı. Mevsim ve takvim etkisinden arındırıldığında (yani rastlantısal etkiler ayıklanıp uzun vadeli eğilime bakıldığında) artış daha da düşük çıkıyor: 1,8. Türkiye ekonomisi hızla daralmaya doğru gidiyor.
Burjuva iktisatçıları bir ekonominin büyümesi tehlikeye girince uçak benzetmesi yaparak uçağın düşmesi yerine “yumuşak iniş” yapmasından söz ederler. Ekonomiyi yönetenler için marifet, yükseklik kaybeden uçağın yere çakılmasını engellemek, hava alanına sağ salim inmesini sağlamaktır buna göre. Yılmaz Tan yoldaşımız Gerçek gazetesinin Eylül sayısında köşesinde yazdı. Merkez Bankası başkanı iyimser bir ifade ile şöyle demiş: “uçak piste indi, ama kemerleri çözmeyin”.
Bir bakalım, ne kadar “yumuşak” inmiş: 2011 yılının ilk yarısında büyüme oranı yüzde 10,5. 2012 yılının aynı döneminin oranı ise yüzde 3,1! Öyle görünüyor ki, Merkez Bankası başkanı uçak düşerken belirli bir anda fotoğraf çekerek “bakın nasıl da yumuşak iniyor” diye sağa sola gülücükler dağıtıyor! Oysa kısa süre sonra uçak çakılacak!
Nereden mi belli? Yatırımlardan. Bir ekonominin büyümesinin motoru (bazıları istediği kadar tüketimdir diye tuttursun) yatırımlardır. Bugün yatırım yapılmazsa ekonomi yarın tepetaklak gider. Yatırımlarda 2012’nin ilk üç ayında beliren eğilim, ikinci üç ayda da devam ediyor. Özel yatırımlar yüzde 8 gerilemiş! 2011’de ise özel sektör yatırımları yüzde 22 büyümüştü! Kamu yatırımları belki arayı kapatır mı dediniz? Onlar da yüzde 4 gerilemiş. Geçen yıl yüzde 7,3 büyümüştü. Kısacası motor kaput! Uçağa ne olur bu durumda dersiniz?