Balık baştan kokar!
Bir tür türedi Türkiye’de. Devamlı sağa sola “had bildiriyor”, onu bunu azarlıyor, önüne gelene her konuda ders veriyor. Hoyratlık, kabalık, saldırganlık sıradanlaştı. Bu tipin asıl kendisi sınır bilmezlikte (yani had bilmezlikte) sınır tanımıyor. Ağzından çıkanı kulağı duymuyor.
Sen kim oluyorsun Yalova Valisi, bir öğretmene, bir eğitim emekçisine öğrencilerinin önünde çıkışmayı kendine bir yetki sayıyorsun? Hangi yasada “vali şu şu durumlarda kendisine bağlı olarak çalışan memurları azarlar, tahkir eder, aşağılar, mahcup eder” yazıyor? Kimden öğrendin bunları? Hangi üniversitenin hangi “kamu yönetimi” bölümü sana böyle davranabileceğini söyledi?
Vilayete bağlı Milli Eğitim Müdürlüğü’nün uhdesinde görev yapmakta olan eğitim emekçisi Halil Serkan Öz’e valinin yaptıklarını Eğitim-Sen Şube Başkanı Cevat Güneş, şöyle özetliyor: “Fen Lisesi’nde geçen Perşembe günü yaptığı ziyarette, kılık ve kıyafetinden dolayı öğretmen Halil Serkan Öz'e sınıf içerisinde, ‘Bu saç sakal ne? Sen ne biçim öğretmensin? İnsanlar dışarıda görseler dilenci zannedip para verirler’ diyerek hakaret edip, sınıftan kovdu!”
Halil Serkan Öz, olaydan kısa süre sonra öğretmenin onuru için yapılan yürüyüşte kalp krizinden hayatını yitirince şaşkına dönüyorsun. Önce demeç vermiyorsun, ama verince yine kendini tutamıyorsun. Şöyle diyorsun:
Olayın üzerinden bir haftadan fazla zaman geçtikten sonra, merhum öğretmenimizin sendikaların zorlaması ve yönlendirmesi ile katıldığı protesto yürüyüşünde rahatsızlanarak hayatını kaybetmesi hepimizi derinden etkiledi. Merhum öğretmenimizin protesto yürüyüşüne gönüllü olarak katılmak istemediğini, bu eylem öncesinde çok zorlandığını ve yıpratıldığını biliyoruz.
Bu ne pişkinliktir? Bir de üste çıkmaya çalışıyorsun! Bir genç öğretmenin onuru ile oynamışsın, hayatını altüst etmişsin, sağlığını sarsmışsın, bu onun ölümüne kadar gitmiş, şimdi bir de ona sahip çıkan sendikayı suçluyorsun!
Aslında her şey gün gibi ortada. Balık baştan kokar. Bir ülkede cumhurbaşkanı, başbakan bakanlar, hatta Mehmet Metiner veya Şamil Tayyar gibi milletvekilleri sabah akşam sokak kavgası yapar gibi konuşursa, onların valisi de onlar gibi konuşur. Adana Valisi ise “gavat” der. Eskişehir Valisi ise gazeteciye “yerin altında yatmak da var” diye tehdit savurur. Yalova Valisi ise öğretmene “dilenci” der. Hem öğretmene hem dilenciye hakaret eder!
Vali Halil Serkan Öz’e daha sonra öğretmenler toplantısında “öğretmenlerin her davranışının öğrenciler tarafından örnek alındığını ve herkesin kendine dikkat etmesi gerektiğini”söylemiş. Tecrübeden biliyor! Kendisi de o her kimse birini izlemiş ve örnek almış! O kadar açık!
Günleriniz sayılı. Suyunuz kaynıyor. Bu iktidar yapısı yıkıldığında onun kirli işini yapmakta olan valilerin de kimseye hakaret edecek yetkisi kalmayacak. O iktidarla birlikte çökecekler!