Perfetti Van Melle’den Polonez Et’e birlik olup kazanacağız!
Sevgili emek dostları; Vivident, Mentos sakızlarının üretildiği Perfetti van Melle’de vermiş olduğum mücadelenin 230 günü geride kaldı. Ülkemizde sendikalaşmak anayasal bir hak olsa da ne yazık ki işveren ve temsilcileri bu yasayı tanımamaktadır. Perfetti işçilerinin gerekli çoğunluğu sağlayıp Bakanlıktan yetki belgesini almasına rağmen itiraz edilmiş ve türlü bahanelerle mahkeme süresi uzatılmıştır. Ayrıca işveren 46. Kod maddesini kötüye kullanarak, sendikaya üye olan ya da olmak isteyecek çalışanları bu şekilde korkutup istifa etmelerine sebebiyet vermektedir. Maalesef bunlardan dolayı Çalışma Bakanlığı ya da ilgili birimler işverene bir ceza ya da uyarı yapmıyor. Sanki gizli bir el işçinin birlikte hareket etmesini, örgütlü olmasını istemiyor. Nitekim patronlar örgütlü ve neredeyse bunu kimse bilmiyor. Sermaye ve patronların örgütlü mücadelesi onlar için meyvesini vermiş durumda. Bugün ülkemizde tarlada, bostanda, bağda ve fabrikalarda işçiler ve çiftçiler fark edilmemiş modern bir kölelik sistemine girmiştir.
Biz Perfetti işçileri olarak sermayenin kölesi olmayacağımıza yemin ettik; çünkü biz teslim olursak çocuklarımız ebedi bir kölelik sisteminin içinde gözlerini açmış olacak. İşte bunun için örgütlenme süresince ve hâlâ devam eden baskılara hiçbir zaman boyun eğmedik. Yüzlerce tutanak, savunma ve ihtarlar yazıldı, görev yerlerimiz değişti, ücretsiz izne çıkarıldık ve hatta tehdit edildik ama sınıf mücadelemizi sürdürmekten vazgeçmedik. Bugün Perfetti van Melle çalışanları olarak vermiş olduğumuz emek mücadelemizden dolayı başımız dik, onurlu ve mutluyuz. Bizler sadece kendimizin değil, ülkemizde sefalet ücretine mahkûm edilen tüm işçi sınıfının mücadelesini veriyoruz. Biliyoruz ki Polonez işçisi kazanırsa Perfetti işçisi de kazanacak. Sendika gözetmeksizin verdiğimiz omuz omuza mücadelemiz mevzi kaybetmemek için olacak. As Plastik, Mersen, Eker, MKB Rondo, maden işçileri ve diğer tüm mücadele eden işçilerle birlikte gerektiğinde birbirimize destek ziyaretleri yapıp yalnız olmadığımızı bizi sömürmek isteyenlere gösteriyoruz.
Tekgıda-İş sendikasının önderliğinde vermiş olduğumuz mücadele nihayete ulaşıncaya kadar yılmadan, usanmadan yolumuza devam edeceğiz. Örgütlenme uzmanımız sayın Yunus Durdu’nun geçmiş yıllarda Tekel, Cargill ve Bel Kalper’de vermiş olduğu mücadele ve elde ettiği kazanımlar, işçi sınıfının yoluna ışık tutacak örneklerdir. Bugün benzer bir direniş örneği de sendikal sebeplerle işten atılan 146 işçi ile Polonez fabrikası önünde verilmektedir. Bu direniş de zaferle sonuçlanacaktır.
Haksızlık karşısında susmayan işçilerin her zaman yanında olan birileri var. Ben onları sabahın seherinde de gördüm, gecenin en karasında da! Halbuki güzel işleri ve evleri vardı. Ama onların inandıkları dava uğruna mücadele azimleri de vardı! Bu yüzden bizleri en zor zamanımızda yalnız bırakmadılar. Bu sözler inanın abartı değil, direnen ve mücadele veren hangi fabrikaya giderseniz size Devrimci İşçi Partisi’ni anlatacaklardır; çünkü samimiyet taklit edilmez. Ben kendi adıma ve Perfetti çalışanları adına Devrimci İşçi Partisi’ne; ağabeyim sayın Dr. Levent Dölek ve yoldaşlarına sonsuz teşekkürler ediyorum.
İstanbul Perfetti van Melle’den Ayhan Yaylalı
Bu yazı Gerçek gazetesinin Ekim 2024 tarihli 181. sayısında yayınlanmıştır.