Mücadele coşkusunu ve iradesini fabrikalara taşıyalım, MESS’e ve tüm patronlara diz çöktürelim!
Birleşik Metal-İş Sendikası’nın Gebze Şubesi Olağan Genel Kurulu coşkulu ve heyecanlı bir atmosfer içinde gerçekleşti. Bu coşku ve heyecana Eskişehir’deki işçi düşmanı saldırılara karşı öfke eşlik etti. Divan başkanlığına seçildikten sonra konuşma yapan Adnan Serdaroğlu, saldırıyı yapan iktidarı sermayenin iktidarı olarak tanımladı ve işçiler adına bu saldırının hesabını soracaklarını ilan etti. Tüm delegasyon ortak bir vurgu ile Eskişehir’de metal işçilerine ve Adnan Serdaroğlu başta olmak üzere sendika yöneticilerine yapılan saldırıyı kınadı. Bu atmosferde gerçekleşen genel kurulun sonunda ise mücadeleci işçilerin istediği oldu ve sandıktan değişim çıktı. Sarkuysan Baştemsilcisi Selçuk Çifci’nin başkanlığındaki liste (Selçuk Çifci-Şube başkanı, Fehmi Elmacı-Şube sekreteri, M.Hanifi Orhan-Şube mali sekreteri, Tarık Dikmen-Şube örgütlenme sekreteri, Faruk Kaya-Şube eğitim sekreteri)109 oy alarak iki dönemdir şube başkanı olan ve 101oy alan Necmettin Aydın’ın listesini geride bıraktı.
Şimdi MESS düşünsün
Kocaeli’nin Gebze ilçesi Türkiye işçi sınıfının her dönem önemli bir merkezi olmuştur. Gebze şubesi ise hem Birleşik Metal-İş hem de genel olarak metal işçilerinin mücadelesinde merkezi bir rol oynamıştır. Tüm bunlara ek olarak Gebze şube kongresi MESS Grup Sözleşmeleri sürmekte iken gerçekleşmiştir ve bu durum kongrenin önemini bir kat daha arttırmıştır. Gebze şube genel kurulu, en az metal işçileri kadar patronlar tarafından da yakından takip edilmekteydi. Sonucun metal işçilerini sevindirdiği kadar patronları üzüp tedirgin ettiği bir gerçek. Yeni şube başkanı Selçuk Çifci’nin “tecrübesiz ve işverenleri tanımıyor” eleştirilerine “esas patronlar bizi tanıyacak” diyerek cevap vermesi anlamlı bir meydan okuma oldu. Zira Gebze’de metal işçisinin değişim isteğinin en önemli sebeplerinden biri şube yönetiminin işçilere patronların ağzıyla konuşması ve uzlaşmacı bir tutum almasıydı. Metal işçileri yeni yönetimden MESS sürecinden başlamak üzere çok daha etkili ve mücadeleci bir pratik sergilemesini bekliyor. Elbette ki genel kuruldaki mücadele coşkusunu fabrikalara taşımak sadece yönetimin değil tüm öncü işçilerin görevi.
İlkesizliğe son!
Sendika genel kurulları işçi demokrasisinin organları olarak ilkelerin ve sendikal anlayışların yarıştığı ve tartışıldığı ortamlar olmalıdır. Metal işçisinin beklentisi de bu yöndedir. Koltuk için yapılan ilkesiz ittifaklar metal işçisinden teveccüh görmemiştir, görmeyecektir de. Dün Evrensel gazetesinin paylaşımlarını beğendiği için işçileri uyaran, bu çevreyi destekleyenleri adeta istenmeyen adam ilan eden bir yönetim genel kurul hesaplarıyla aynı çevrenin adayını listesine alıyor ise, bu çevrenin temsilcileri ise koltuk beklentisiyle listeye girip dün arkasından hakaret ettiklerini elleri patlayıncaya kadar alkışlamaya başlıyor ise burada elbette ilkeden, tutarlılıktan bahsedilemez. Metal işçisi bu ilkesizliğe gereken yanıtı hem delege seçimlerinde hem de genel kurulda vermiştir. Sosyalistler koltuk için bürokrasiyle kol kola girmemelidir. Sosyalistler, sınıf mücadelesinde sermayeye karşı yan yana olması, ayrı yürüse de birlikte vurması gerekenlerdir. Bu yanlışa düşen sosyalistlerin tutumlarını değiştirmelerini umuyoruz. Sınıfın çıkarları ve birliği dışında sosyalistleri ileriye taşıyacak bir yol yoktur.
İşgal, grev, direniş sloganları
Eski yönetim yoğun eleştirilere en çok sendikanın üye sayısını arttırdığını söyleyerek cevap verdi. Ancak son dönemde işgal ve grevle sendika bünyesine katılan HT Solar ve ZF Sachs fabrikalarının tercihlerini değişimden yana kullanması ve bunu kürsüden coşkulu şekilde ifade etmeleri tartışmaya farklı bir boyut kattı. ZF Sachs işçileri mücadelelerinde şube yönetimini yanlarında görmediklerini örnekleriyle anlattılar ve mücadelelerini yönetimin sayesinde değil bir anlamda ona rağmen başarıya ulaştırdıklarını söylediler. HT Solar Baştemsilcisi ise eğitimleri fabrikalarda yapmayı, işçileri daha fazla bilinçlendirmeyi, örgütlenme seferberliğine gitmeyi önerdiği ve sendikada işçilerin denetiminin önemini anlattığı konuşmasını bitirdiğinde salon işgal, grev, direniş sloganları ile inlerken tartışma da büyük oranda noktalanmıştı.
Emekçi kadınlar en öne!
HT Solar Baştemsilcisi Gamze Fırat, denetleme kuruluna seçilerek yönetimdeki tek kadın işçi oldu. Erkek egemen bir sektör olan metal iş kolunda bunun önemli bir başlangıç olduğu söylenebilir. Bu doğrultuda en büyük görev kadın metal işçilerinin kendisine düşüyor. Çünkü sendika yönetimine vitrin kaygısıyla getirilmiş değil, “emekçi kadınlar en öne” şiarıyla hem patronlara karşı mücadeleyi omuzlayan hem de bu ilkeyi sendikaya kabul ettirmek için kolları sıvamış bir temsilcileri var. Önümüzdeki dönemde Gebze’de kadın metal işçilerinden başlayarak tüm emekçi kadınların örgütlenmesinde önemli bir atılımın koşulları hazırlanmaktadır.
Sendikaya üye ol, sahip çık denetle!
Devrimci İşçi Partisi ve Metal İşçisinin Sesi bülteni olarak Birleşik Metal-İş şubesindeki değişimi destekliyoruz. Bu doğrultuda ortaya çıkan örgütlenme seferberliği iradesini sahipleniyoruz. Elbette ki bizler sadece ve sadece işçi sınıfının çıkarlarını ve birliğini savunan, sınıf mücadeleci işçilerin sendika yönetimlerinde olmasını savunan devrimci işçiler olarak yeni yönetimin sınıf mücadelesi doğrultusunda attığı her adımın destekçisi olacağımız gibi metal işçisinin taban örgütlenmelerini ve sınıf bilincini ilerletmek üzere faaliyetlerimize devam edeceğiz. Gebze’de tüm metal işçilerini sınıf mücadelesini büyütmek üzere Birleşik Metal-İş’e üye olmaya, sahip çıkmaya ve denetlemeye çağırıyoruz.