Şimdi binlerce insanın hayatı söz konusu!
Elbette, Türkiye’nin vicdan sahibi insanları bölge halkının sorunlarını paylaşmak üzere ellerinden gelen yardımı yapacak, desteği vereceklerdir. Ama devletin neler yapacağı depremzedelerin ve bölge insanının geleceği için belirleyici bir rol oynayacaktır.
Van Erciş (Wan Ercîş) depremi, bölgenin halkını dehşet verici bir felaket ile karşı karşıya bıraktı. Bu satırların yazıldığı saatlerde henüz ölü ve yaralı sayıları yeni yeni gelmeye başlamıştı. Ama bölgeden gelen haberler Erciş’te korkunç bir yıkım yaşandığını, Van ve çevresinin de bu sarsıntıdan payını aldığını gösteriyor. Ölü ve yaralı sayısı muhtemelen binlerle sayılacak. Yalnızca Erciş’te 80 bin dolayında insan yaşıyor. Van’ın kent nüfusu ise 400 bin dolayındadır. Şimdi enkazın altındaki bu binlerce, belki de on binlerce insanın aranmasından, kurtarılmasından, yeniden yaşama döndürülmesinden, kimsenin aç açıkta bırakılmamasından daha önemli bir şey yok. İnsanlık bugün sınanıyor.
Bölge halkına yitirdikleri yakınları için baş sağlığı, uğradıkları büyük hasar için de dayanışma duyguları iletiyoruz. Elbette, Türkiye’nin dayanışma ve kardeşliği savunan bütün örgüt, kurum ve kişileri, bölgedeki yardım ve destek faaliyetlerine gözlerini kırpmadan katılacaklardır. Elbette, Türkiye’nin vicdan sahibi insanları bölge halkının sorunlarını paylaşmak üzere ellerinden gelen yardımı yapacak, desteği vereceklerdir.
Ama devletin neler yapacağı depremzedelerin ve bölge insanının geleceği için belirleyici bir rol oynayacaktır. Devlet, her şeyden önce son günlerde sürdürdüğü kapsamlı askeri operasyonları derhal durdurmalı, sınır ötesinde ne kadar askeri birlik varsa geri çekmelidir. Savaşın zehirlediği bir ortam arama kurtarma faaliyetlerini de son derecede güçleştirecektir.
İkincisi, Ermenistan ve İran sınırları derhal açılmalıdır. Van’a Erzurum’dan, Malatya’dan, Ankara’dan yardım gitmesinden, yaralıların Türkiye’nin bu ve başka kentlerindeki hastanelere sevk edilmesinden çok daha kolay ve sağlıklı olanı, bu ülkeler yardımdan kaçınmadıkları takdirde onların olanaklarının da kullanılmasıdır. İran şimdiden yardım vaad etmiştir. Sınırlar açılmalı, yaralılardan, refakatçilerden ve tabii sağlıkçılardan pasaport sorulmadan bu ülke olanakları insan hayatını kurtarmak için seferber edilmelidir.
Nihayet, devlet bütün arama kurtarma, tedavi, barınma, koruma, gıda sağlama vb. faaliyetlerinde yerel yönetimlerle işbirliği ve koordinasyon içinde çalışmalı, ister gönüllü kuruluşlar, ister sendikalar, ister siyasi partiler olsun Kürt halkının örgütlerinin bütün bu faaliyetlere boylu boyunca girmesine karşı engelleyici bir tutumdan titizlikle kaçınmalıdır. Bölge halkının nabzını esas tutabilecek olan, yerel seçimlerde oylarıyla başa getirdikleri belediye yönetimleridir. Bölge halkının ihtiyaçlarını en yakından bilebilecek ve öğrenebilecek olan, yaşam tarzını en iyi tanıyan belediyelerdir. Bütün destek yerel yönetimlerin katkısıyla yönlendirilmelidir. Siyasi nedenlerle engelleme kesinlikle yapılmamalıdır.
Gün, binlerce insanı o karanlık cehennemden çıkarıp alma, hayata kavuşturma, on binleri,yüz binleri açlıktan, açıktan, soğuktan koruma, yaralarını sarma günüdür! Gün bölgenin halkı ile dayanışma günüdür!