Erkek egemen kapitalist sisteme karşı örgütlenelim mücadele edelim!
İstanbul Sözleşmesi’ni uygula, kadınları koru!
Kadına yönelik şiddete karşı özsavunma örgütlenmeleri kuralım!
Gün geçmiyor ki bir kadının daha ölüm haberini almayalım. Gün geçmiyor ki sosyal medyada ya da haberlerde bir kadının daha tacize uğradığını, tecavüze maruz kaldığını, şiddet gördüğünü, tehdit aldığını öğrenmeyelim. 2020 yılının bitmesine aylar var, ancak şimdiden 245 kadın öldürüldü. Geçtiğimiz Temmuz ayında 36 kız kardeşimiz kadın cinayetlerinde hayatını kaybetti, henüz aydınlatılmamış 11 şüpheli kadın ölümü var. Bizler için bunlar yalnızca izlediğimiz, okuduğumuz, sosyal medyadan öğrendiğimiz haberler değil; hayatı tehlikede olan, öldürülen, tacize, tecavüze, şiddete maruz kalan bizleriz!
Batman’da, Temmuz ayında uzman çavuş Musa Orhan’ın 20 gün boyunca tecavüz ettiği 18 yaşındaki İpek Er, kendi canına kıydı. Tecavüzcü Musa Orhan, İpek’e “Bana bir şey olmaz.” demişti. İpek polise şikâyette bulunduktan dokuz gün sonra intihar etti. O dokuz gün boyunca tecavüzcüye hiçbir şey yapılmamıştı! Tecavüzcü Musa Orhan, 34 gün hastanede yaşam mücadelesi veren İpek öldükten sonra sosyal medyada oluşan devasa tepki sonucu 19 Ağustos’ta tutuklandı, 26 Ağustos’ta ise serbest bırakıldı!
17 yaşındaki Duygu Delen Gaziantep’te bir apartmanın 4. katından düşerek hayatını kaybetti. Duygu’nun ön otopsi raporunda vücudunda düşmeden önce oluşmuş darp izleri bulundu. Katil Mehmet Kaplan bir yıl önce alkollü ve ehliyetsiz araç kullanırken bir kadının daha canını almıştı. Duygu’yu öldürürken aslında ev hapsinde olması gerekiyordu!
19 yaşındaki Güleda Cankel’i bıçaklayarak öldüren katil Zafer Pehlivan, kanıt dosyasındaki tehdit mektubuna ve Güleda tehdit edildiği için daha önce polise başvurmuş olmasına rağmen tasarlayarak öldürmekten değil, kasten öldürme suçundan ceza aldı.
Ceyda Yüksel 21 yaşındaydı. İzmir Bornova’da kendi evinde vücudunda cam kesikleri ile ölü bulundu. Urfa’da 17 yaşındaki Nurbari Mircihan’ı para vermedi bahanesiyle abisi bıçaklayarak katletti. Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku, 235 günü aşkın süredir kayıp.
Artık yeter!
İpek şikâyette bulunduktan sonra Musa Orhan tutuklansaydı, kız kardeşimiz hala hayatta olabilirdi! Zafer Pehlivan gibi katiller hak ettikleri caydırıcı ve ağır cezaları alsalar, daha fazla kadının katledilmesi engellenebilirdi! Mehmet Kaplan gibi katillerin cezaları uygulansaydı, Duygu Delen gibi kız kardeşlerimiz ölmezdi! Ancak AKP hükümeti kadınları koruyacak yeni yasalar koyacağı, bunları uygulayacağı yerde mevcut hâliyle dahi yeterli olmayan, uygulanmayan İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açmakla meşguldü!
Liseli, üniversiteli, genç işçi kadınlar! Sokakta, okulda, iş yerinde, evde… Bulunduğumuz hiçbir yerde kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz peşimizi bırakmıyor. Birçoğumuz tek başımıza gece eve dönerken, sokakta yürürken, bazen kendi evimizde bile kendimizi güvende hissetmiyoruz. Erkek egemen kapitalist sistemin karşısında tek başımıza kaldığımızda nerede olursak olalım güvende değiliz! Bizim için en güvenli yer mücadele, en güçlü olduğumuz yanımız örgütlülüğümüz!
Her gün şiddete uğrayan kadınların, tacize maruz kalan kadınların haberlerini, kız kardeşlerimizin ölüm haberlerini almaktan bıktık usandık! Kendi hayatımız için korkmaktan usandık! Genç kadınlar olarak yeter diyoruz: Artık yeter! Şiddete, tacize, tecavüze karşı kendimizi koruyacak yeni yasalar konulması ve var olan yasaların uygulanmasının, İstanbul Sözleşmesi’nin kadınları etkili bir biçimde korumak için kullanılmasının takipçisi olacak, bütün bunları mücadele ile sağlayacağız! Ancak bununla yetinmeyeceğiz. Çünkü bizim bir kadının daha öldürüldüğü, tacize, şiddete, tecavüze maruz kaldığını duymaya sabrımız yok! Bir kız kardeşimiz tehlikede olduğunda fiilen yardımına yetişecek, şiddeti yaşandığı anda savuşturacak özsavunma örgütlerini kurmak için bugün çalışacağız!
Genç kadınlar, gelin örgütlenelim, gelin mücadele edelim! Erkek egemenliğini her gün yeniden üreten kapitalist sistemin bütün pisliklerine karşı, kadın cinayetlerine karşı, şiddete, tacize, tecavüze karşı omuz omuza duralım!
Bu yazı Gerçek gazetesinin Eylül 2020 tarihli 132. sayısında yayınlanmıştır.