Kızıl Bayrak sitesindeki İzmir 1 Mayıs haberine ilişkin zorunlu açıklama
Kızıl Bayrak gazetesi, okuyucularını internet sitesinde İzmir 1 Mayıs'ına dair yayınladığı haberde DİP'in alandaki tavrı üzerine okuyucusunu yanlış bilgilendirmiştir. Arama noktasının bir bölümünde çatışma varken, diğer taraftan sessiz sedasız üzerimizi aratarak geçtiğimiz izlenimi verilmiştir. Zorunlu olarak kaleme alınan bu yazıyı yayınlama nedenimiz yaşananların olduğu gibi bilinmesini sağlamaktır.
Partimiz, 1 Mayıs'a günler kala İzmir'deki siyasal grupların bir araya gelerek gerçekleştirdikleri 1 Mayıs hazırlık toplantılarına bir aşamadan sonra dahil olmuştur. Ortak bir deklarasyon metninin yazılması ve kurumların mail adreslerine atılması görevini gönüllü olarak alan BDSP temsilcisinin görevini yerine getirmeyişinden dolayı ortak bir karar alınamayan toplantılar sonuçsuz kalmıştır. Yapılan toplantılardan üst arama konusu da dahil ortak bir metin hazırlanamamış ve karar alınamamıştır. 1 Mayıs günü bir araya gelişlerde de ortak bir karara varılamamıştır.
Arama noktasında Alınteri, BDSP ve Mücadele Birliği kortejleri hemen önümüzde olduğundan dolayı, ortaya çıkan gerilimin ilk aşamasının ortasına denk geldik. Barikata ulaştığımızda BDSP'nin büyük bir çoğunluğu önde olmanın avantajı ile barikatı aşmış, Alınteri ve Mücadele Birliği kortejinin büyük bir kısmı barikatın bizim bulunduğumuz tarafında kalmıştı. Hemen olaya müdahale eden yoldaşlarımız polis arama noktasını zorladı. Kızıl Bayrak sitesinde bahsi geçen ikinci zorlamada ise militanlarımız barikatı aştı. Partimizle birlikte alana gelen diğer katılımcıların ise arama yaptırarak alana girmesine izin verdik. Kortejimizin tamamı alana girdikten sonra bile, 1 Mayıs alanına, kürsünün bulunduğu yere gitmeyip, gerilim tamamen son bulana kadar arama noktasında mücadelemizi sürdürdük.
Gerek bizim barikatın arkasında kalan unsurlarımızın gerekse de Halkevi kortejinin bir bölümünün alana girmesi anında, polislerin ortasında kendince "teşhir" eyleminde bulunan BDSP'liye sormak boynumuzun borcudur: Yoldaşların gözaltına alınmaya çalışılırken, DİP militanları sorunlu olan arama noktasında, senin yoldaşlarının da aralarında bulunduğu devrimcileri savunmak için, polisle göğüs göğüse çarpışırken kendi yoldaşlarını bırakıp, diğer kortejlerin alana girişinin şeklini polislerin ortasında tartışmak, buna vakit ayırmak hangi etik değere sığar?